Rusya Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı, Hukuk Bilimleri Doktoru, emekli Tümgeneral, “Rus Mitleri”, “Altın Bahadır”, Nikolay Leskov, Aleksandr Nevski gibi ulusal ve uluslararası edebiyat ödülleri alan Pavel Krenyov 28 Ekim 1950'de I.Petro “Avrupa’ya açılan deniz kapısı”, “Rus gemi inşasının kalbi” olarak tanımladığı Arhangelsk şehri Lopşenga köyünde dünyaya geldi. Leningrad Devlet Üniversitesi Gazetecilik Bölümü mezunu olan Krenyov, Sovyetler döneminde ve sonrasında askeri, adli ve istihbar
Rusya Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı, Hukuk Bilimleri Doktoru, emekli Tümgeneral, “Rus Mitleri”, “Altın Bahadır”, Nikolay Leskov, Aleksandr Nevski gibi ulusal ve uluslararası edebiyat ödülleri alan Pavel Krenyov 28 Ekim 1950'de I.Petro “Avrupa’ya açılan deniz kapısı”, “Rus gemi inşasının kalbi” olarak tanımladığı Arhangelsk şehri Lopşenga köyünde dünyaya geldi. Leningrad Devlet Üniversitesi Gazetecilik Bölümü mezunu olan Krenyov, Sovyetler döneminde ve sonrasında askeri, adli ve istihbarat kurumlarında çalıştı. 1996 yılında kolluk kuvvetlerindeki görevinden emekliye ayrıldı ve edebiyat eserleri üzerinde daha yoğun çalışmaya başladı. Edebiyata olan ilgisi çok erken yaşlarda başlayan yazarın ilk kitabı “Çocukluğumun Nehri (Река детства) 1985 yılında Lenizdat yayınevi tarafından yayınlanır. Bugün itibariyle masallar ve uzun öykülerden oluşan 20’e yakın kitabı yayınlanmıştır.
Özgün yazınıyla Pavel Krenyov Rus okurunun ilgi gösterdiği çağdaş yazarlardan biridir. Edebi sanatının odağındaki konuları olağandışı bir canlılık ve çeşitlilikle yazıya aktarır. Eserlerindeki karakterlerin yaşamına ve iç dünyasına derinlemesine sızabilmesi hassas bir yazarlık duygusuyla açıklanırken Rusya’nın eşsiz doğası, özellikle deniz sahilinde doğup büyüdüğünden, deniz manzaralarının haşmeti ve büyüleyiciliği bir ressam fırçasından çıkmışçasına eserlerine maharetle yansır.
Kaleme aldığı hikayelerle okuru ilginç olayların içerisine çeker. Hayvanları kendi kendine yetebilen bir kâinat sakini olarak resmedebilen Krenyov için Rusya'nın kuzeyi, çocukluğunun geçtiği Beyaz Deniz kıyıları alabildiğine kıymetlidir. Doğup büyüdüğü yere bağlılığını Mart 2019 tarihinde Erciyes Üniversitesi ziyaretinde Kayseri “Şehir-Kültür” dergisine verdiği röportajda “En sevdiğiniz şehir neresidir? Neden özellikle o şehri seviyorsunuz?” sorusunu cevaplarken şöyle ifade etmişti: “En sevdiğim şehir Beyaz Deniz’in kıyısında bulunan köyüm Lopşenga’dır. Doğduğum ve atalarımın yattığı yerdir. Aynı zamanda benim de onların yanına gömülmek istediğim yerdir.” Çok sayıda dillere çevrilip yayınlanan yazarın “Bir Av Hikayesi” adlı öyküsü Türkçe yayınlanan ilk eseridir.
Devamını Oku