HaftanınÇok Okunanları
KAYNAR OLJAY 1
Osman Çeviksoy 2
SALIM ÇONOĞLU 3
İ. M. Galimcanova 4
Gülzura Cumakunova 5
Kader Pekdemir 6
Kardeş Kalemler 7
Her birisinin özgün yaklaşımı ve pedagojik-bilimsel vasıfları olmakla beraber edebiyat hocalarının genelgeçer yöntemleri vardır; sınıfa girer ve ogünkü dersin konusuu ilan ederler: “Arkadaşlar, bugün falan yazarın falanca romanını işleyeceğiz”. Arkasından “Yazarımız şu romanını falan yılında kaleme almıştır, topluma vermek istediği mesajı da şudur”, diye dersi sürdürürler.
Doğru yöntemdir, üstüne laf söylenemez. Fakat Prof. Dr. Ramiz Asker, konuya başka bakış açısından girer. Eserin yazıldığı dönemi, devrin etkin siyasi kişilerini, genel kültürel atmosferini, yazarın ruh halini gözler önüne serer. Bir örnek verelim; Sovyet dönemi edebiyatının sosyalist realizmi (toplumsal gerçekçi) konusunda en parlak üç temel eseri vardır. Bunlar Maksim Gorki’nin ünlü “Ana” romanı (1906), Nikolay Ostrovski’nin “Ve Çeliğe Su Verildi” (1934) ve Aleksander Fadeyev’in “Genç Muhafızlar” (1945) romanıdır. Gorki eserini Ekim devriminden 11 yıl önce yazdığı için Sovyet ideolojisi onu doğrudan doğruya etkilememiştir, fakat “Ve Çeliğe Su Verildi ve ”Genç Muhafızlar” yüzde yüz Sovyet eseridir ve Komünist Partisinin, bizzat yoldaş Yozef Stalin’in, Sovyet Yazarlar Birliği’nin, sansürün, gaddar ve amansız edebiyat eleştirmenlerinin, uyanık işçi ve köylü aktivistlerin her türlü tepkisine açık olmuş, yazarları zor sınavlardan geçmişlerdir...
Ramiz Hoca dersi işte böyle anlatıyor, bir yazarla, bir eserle ilgili o kadar geniş çapta bilgi, onca perde arkası olay, o denli gizli, bilinmeyen malumat veriyor ki, öğrenciler pürdikkat kesiliyor, duyduklarını bir daha unutamıyor. Bütün bunlardan sonra olayın gerçek vahameti ve “eserin vermek istediği mesaj” anlaşılıyor. Demek, Hoca yalnız edebiyat tarihini değil, hem de edebiyatın siyasi tarihini anlatıyor. İşte meslektaşları ve öğrencileri Ramiz Asker hakkında konuşurken bu yüzden “Bu Hoca başka Hoca” diyorlar.
Ramiz Asker 10 Ocak 1954’te bugünkü Ermenistan’ın Amasya bucağına bağlı Karaçanta köyünde öğretmen ailesinde doğmuştur. Köyündeki liseyi birincilikle bitirmiş, sonra Baku Devlet Üniversitesi İletişim Fakültesini kazanmış, üçüncü sınıftan Moskova Devlet Üniversitesine geçiş yapmış ve 1978’de eğitimini tamamlayarak Baku’ye dönmüştür.
Uzun süre Bakü raydosunda ve çeşitli basın-yayın organlarında çalışmıştır. Özellikle Sovyetlerin son döneminde, yani 1988-1991’de Kiril, Latin ve Arap alfabeleriyle 300 bin adet basılan “Odlar Yurdu” gazetesinin genel yayın yönetmeni olarak ulusal özgürlük harekatına destek vermiş, milli bilincin uyanışına müstesna derecede etki yapmıştır. 1918-1920’lerde Rusya’dan koparak bağımsız yaşamış Azerbaycan Demokratik Cumhuriyetinin tarihi, kurucuları, parlamentosu, bayrağı, milli marşı, arması, parası, pulları hakkında ilk defa yazılar yayınlamıştır.
Gazetecilik alanında hizmetlerine göre Ramiz Asker, Azerbaycanın “Kızıl Kalem” (iki kez), “Hasan Bey Zerdabi”, “Humay”, “Yeni Orhun” (Türkiye) ve “İslama Hizmet” (Küveyt) ödüllerine layık görülmüş, 2010 yılında kendisine “Azerbaycanın Üstün Hizmet Gazetecisi” onursal adı verilmiştir. Ramiz Asker, Avrasya Yazarlar Birliği’nin (Ankara), Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (Viyana), Azerbaycan Yazarlar Birliği’nin ve Özbekistan Yazarlar Birliği’nin üyesidir.
Doktora tezini “Kutadgu Bilig”, profesörlük tezini “Divanu Lugat-it-Türk” üzerine yazan Ramiz Asker 2003 yılından itibaren akedemik alanına geçiş yapmış, Bakü Devlet Üniversıtesi’nin Türkoloji Anabilim dalında çalışmış, Türkce ve Rusça “Türk Kültür Tarihi”, “Türkolojinin Temelleri”, “Divanu Lugat-it-Türk”, “Kitab-i Dede Korkut”, “Kutadgu Bılig”, “Manas” üzerine özel seminerler vermiştir. Ramiz Hoca, 2007-2012 yıllarında Edebiyat fakültesi Bedii Tercüme Merkezinin müdürü olmuş, 2012’de Türk Halkları Edebiyatı kürsüsünün, 2017’de Türkoloji kürsüsünün müdürü seçilmiştir. 2023’ten Türkoloji Araştırmalar Merkezinin müdürüdür.
Ramiz Asker, Üniversitede çalıştığı dönemde 28 kitap, monografi ve ders programı yazmış, 300’den fazla bilimsel makale kaleme almıştır. Bunların arasında “Mahmut Kaşgari ve “Divanu Lugat-it-Türk” eseri”, “Dahi Türk Dilcisi Mahmut Kaşgari”, “Kutadgu Bilig”, “Orhon Abideleri”, “Mustakillik Devri Azerbaycan Edebiyatı”, “Alişir Nevayi: Şahsiyeti ve Sanatı”, “Alişir Nevayi’nin Lirikası” monografileri dikkate şayandır. Yazarın üç monografisi (“Mustaqillik Davri Ozarbayjon Adabiyoti”. 2020, 336 bet; “Uzbek Adabiyotidan Tatkikotlar”. 2021, 220 bet; “Alişir Navoiy va “Hamsa”si. 2021, 152 bet) Özbek diline çevrilerek Taşkent’te yayınlanmıştır. Hazırda Bişkek’te onun “Egemendüülük mezgilindeki Azerbayjan adabiyatı” kitabı Kırgızca basılmaktadır.
Ramiz Hocanın hazırladığı biyo-bibliyografik kılavuzlar da çok önemli ve ciddi kaynaklardır. Mesela, “Kutadgu Bilig Bibliyografyası”nda 22 dilde 1.300 kaynak, “Yusuf Balasagunlu ve Kutadgu Bilig Bibliyografyası”nda 22 dilde 3.000 kaynak, iki ciltlik “Kitab-i Dede Korkut Bibliografiyası”nda ise 48 dilde 8.841 kaynak toplanmıştır. Bunlar genç araştırmacılar için oldukça faydalı bilgi kaynaklarıdır.
Ramiz Asker’in bilimsel faaliyetinde tercüme işi de önemli yer tutmaktadır. O, Türk, Özbek, Kazak, Kırgız, Türkmen, Uygur, Tatar, Başkurt, Gagavuz, Rus ve Alman dillerinden 66 kitap çevirmiştir. Bu tercümelerin başında Türkolojinin en büyük, en eski ve zengin kaynağı olan Mahmut Kaşgari’nin “Divanu Lugat-it-Türk” eseri (4 cilt) gelmektedir. Ayrıca, büyük şair, düşünür ve devlet adamı Yusuf Balasagunlu’nun “Kutadgu Bilig” manzumesini, Alişir Nevayi’nin hamsesini (5 cild) ve risalelerini, Faruk Sümer’in “Oğuzlar”, Bahattin Ögel’in “Türk Mitolojisi”, Babur’un “Baburname” kitaplarını, Baykara’nın, Andalib’in, Mahtumkulu’nun, Molla Nepes’in, Abdullah Tukay’ın, Bekir Çobanzade’nin seçilmiş eserlerini, “Moğolların Gizli Tarihi”ni, “Türk Edebiyatı Tarihi”ni (2 cilt), Özbek ve Türkmen şiiri antolojilerini göstermek mümkündür. Kurbankulu Berdimuhammedov’un “Ahalteke Atı”, Recep Albayrağ’ın “Türklerin İran’ı” (2 cild), İbrahim Kafesoğlu’nun “Türk Milli Kültürü”, Osman Turan’ın “Türk Cihan Hakimiyeti Mefkuresi Tarihi” de çevirdiği kitaplar arasındadır.
Ramiz Asker akademik araştırmalarına ve tercümelerine göre Türkiye’nin “Türk Dünyasına Hizmet” ve “Kızıl Elma”, Özbekistan’ın “Babur”, Ukrayna’nın “Bekir Çobanzade”, Türkmenistan’ın “Altın Asır”, Uluslararası Türk Akademisi’nin “Vilhelm Tomsen” ve “Alişer Nevayi” altın madalyalarına, TürkSOY’un, Kazakistan’ın, Özbekistan’ın, Kırgizistan’ın, Türkmenistan’ın, Tataristan’ın ve Rusya’nın çeşitli madalyalarına layık görülmüş, 2021’de “Turan” İlimler Akademisi’nin Asil üyesi, Andijan Devlet Üniversitesinin Fahri profesörü, Nevayi şehrinin onursal vatandaşı seçilmiştir.
Türk Dünyasının çeşitli yerlerinde Prof. Dr. Ramiz Asker’i iyi tanıyorlar. Meslektaşlarıyla sıkı ilişkiler halinde bulunan Hoca, bugüne değin 80 civarında uluslararası kongre, sempozyum ve forumlara katılmış, ilginç konularda raporlar sunmuş, konuşmalar yapmıştır. Orhon ve Yenisey yazıtlarını bizzat yerinde gören, yakın Kuzey Kafkaslar’a ve Kırım’a, uzak Tataristan’a, Hakasya’ya, Altay’a ve Tuva’ya giderek yerel bilim çevreleri ve insanlarıyla ilişkiler kuran, etkinliklere katılan Prof. Dr. Ramiz Asker, Türkolojinin ve Türkologların karşılıklı iletişimi ve zenginleşmesine katkılarını sürdürmektedir. Hocamız şu anda Türkmen kahramanlık destanı “Göroğlu”nun üç cilt halinde Azerbaycan Türkçesine çevirisini tamamlamak üzredir, Türkmen şairi Mahtumkulu’nun 300 yıllık, Kırgız akını Toktogul’un 160 yıllık jübilelerine birer kitap hazırlığını sürdürmektedir.
Prof. Dr. Ramiz Asker’in makaleleri, şiirleri ve çevirileri, çeşitli dönemlerde “Kardeş Kalemler” dergisinin sayfalarında da yayımlanmıştır. Özellikle Rus şairleri Vladimir Vısotski, Anna Ahmatova ve Marina Svetayeva’dan Türkiye Türkçesine çevirdiği duygusal şiirler, okurlarına zevk ve heyecan aşılamıştır.
Değerli Hocamız Prof. Dr. Ramiz Asker’i doğumunun 70. yıldönümü dolayısıyla içtenlikle kutlar, sağlıklı ve mutluluk dolu uzun ömür, yeni yeni başarılar dileriz.