HaftanınÇok Okunanları
ZEHRA ALLAHVERDİYEVA 1
HİDAYET ORUÇOV 2
ELMİRA ACIKANOAVA 3
KEMAL BOZOK 4
Kader Pekdemir 5
ANAR 6
Gülzura Cumakunova 7
İbrahim Türkhan: Günümüz Kırgız edebiyatının önde gelen temsilcilerinden birinin, Omor Sultanov olduğunu biliyoruz. Size göre, onun Kırgız edebiyatındaki yeri neresidir?
-Kırgız Edebiyatında Omor Sultanov’un yerinin ayrı, katkılarının büyük olduğu, okur ya da eleştirmen herkesin üzerinde hemfikir olduğu bir gerçektir. Özellikle onun kaleminden çıkarak okurların dilinden düşmeyen şarkılara dönüşen ve kendine Kırgız şiiri/şarkısı arasında yer bulan birçok şiirinin olduğunu herkes bilir. Ünlü besteciler tarafından birçok şiirine beste yapılmış, onların büyük çoğunluğu Kırgız Radyosunun Altın Fonuna alınarak, günümüze kadar halk arasında söylene gelen şarkılara dönüşmüştür. Bizim nesil, Alıkul Osmonov’u, ondan sonra usta şairler Colon Mamıtov, Turar Kocomberdiyev ile birlikte Omor Sultanov’un şiirlerini okuyarak büyüdü. Ona ‘Büyük Üstat’ desek, şüphesiz çok yakışacaktır. Diğer türlerde de eser vermesine rağmen halkımız onu, çok sayıda şiir kitabına imza atmış ünlü bir şair olarak tanımaktadır. Benim âcizane Omor Sultanov’un kitaplarının isimlerini kullanarak kaleme aldığım bir şiirim vardı:
Edebiyat yolunda at binerek gelirken
“Dağ Günlerindeki”
Yıldızlı Geceler” uzayarak,
Başka türlerden onu
Şiirleri kaçırırcasına uzaklaşarak…
“Aeropanorama” ile
“Otuzuncu İstasyondan”
Edebiyat gibi büyük bir nehre katıldı, coşarak.
“Ak Kuğuların Konduğu Berrak Gölde de”
“Göz Kırpma” süresi kadar oturarak,
“İnsanın Hayatı” bir kerecik verilir,
“Can Verelim Aşka” der,
“Yorgunluğun Yüzüncü Şiirini” doldurarak.
Güzellikleri tatlı sözlerle yazarken,
Gençleri kendine çeker, çağırarak.
İ. T: Bir şaire, başka bir şairin şiirleri hakkında soru sormak zor olsa da, Omor Sultanov’un sizin hoşunuza giden şiirleri var mı? Onun şiirlerini hangi yönüyle beğeniyorsunuz?
Omor Sultanov’un benim hoşuma giden şiirleri arasında;
“Ot silkinir şebnemlerden kurtulmak için,
Gün çıkınca kuruyarak kalmaz iz.
Ömür varken, vadisinde halkımın,
Dallanıp budaklanmaktır, biricik görevimiz.” dizeleri, hayal gücünü olabildiğince çalıştıran ve insanı düşünceye sevk eden dizelerdir. Ya da;
“Hep seni düşünmekteyim,
Günlerim tükenmekteyken de.” dizelerinin, hayatı bu kadar kolay özetleyen eşsiz dizeler olduğu gün gibi aşikârdır. Böylesi unutulmaz, açık, şiirin saf diliyle kaleme alınmış eserlerinin çoğu benim hoşuma gitmektedir. Bu tip şiirlerinin yer aldığı “Yorgunluğun Yüzüncü Şiiri” adlı kitabı benim çok beğendiğim ve etkisinde kaldığım en önemli eseridir.
İ. T: Siz de bir edebiyat adamı ve şair olarak, onun şiirlerinde hangi özelliklerin olduğunu düşünüyorsunuz?
- Omor Sultanov’un şiirlerinde insanoğlunun hayatındaki ebedîlik temasına yönelik arzu şiirleri akılda kalıcı özelliğe sahiptir. O, gerek geleneksel şiirlerinde olsun, gerekse serbest tarz şiirlerinde olsun okurlarının kalbinde edebiyatın saf damlalarını yağdırmayı başarmış bir şairdir.
İ. T: Onunla şimdiye kadar birlikte çalıştınız mı? Onun insanî vasıfları hakkında bilgi verir misiniz?
-Üstat, Sovyetler Birliği zamanında Kırgızistan Yazarlar Birliğinde Cengiz Aytmatov’un başkan olduğu dönemde görev almıştı. O yıllarda genç edebiyatçılara yönelik olarak seminer, danışma toplantıları ve festivaller düzenlenirdi. Üstat işte o yıllarda katıldığı her programda komik şeyler söyleyerek bizi güldürürdü. Nükteli konuşmayı severdi. Bir keresinde “Sizlerin talihsiz olmanız gerekir. Eğer talihli olursanız şiir yazamazsınız. Böyle sakin bir hayat tarzıyla zor!” sözleri hâlâ aklımdadır. Biz o zaman bu sözün anlamını tam kavrayamamıştık. Meğer hayat gerçekten de öyleymiş! Onun dediği gibi bizler de o yıllardan bu zamana başımızdan çok şeyleri geçirdik…
Fırsattan yararlanarak, bir şeyi belirtmek istiyorum: Biz, diğer edebiyatçılar olarak, son yıllarda üstadı biraz darıltır gibi olduk. İnsanoğlu hayatta her türlü şeyle karşılaşıyormuş. Bunu belirtmeden geçmemek gerekiyor. Açık konuşmayı bize o öğretmişti. Her ne olursa olsun, üstadın güçlü şairliğine karşı büyük saygımız vardır.
İ. T: Bu yıl, Türk Dünyasında Yılın Edebiyat Adamı olarak Omor Sultanov seçilmiş bulunmaktadır. Bu durum, sizin açınızdan nasıl bir öneme sahiptir?
- Önemi çok büyük. Çünkü onun gibi bir Kırgız şairin Türk Dünyasında Yılın Edebiyat Adamı olarak seçilmesi, aynı zamanda bizim de başarımız olarak sayılır. “Dostunun başarısı, senin de başarındır” darb-ı meseli bunu en güzel şekilde açıklamaktadır. Bu vesileyle, Kırgız edebiyatının günümüz şartlarında öncelikle Türk dünyasında ve dünya edebiyatında tanınması hızlanmış olacağı için de önemlidir.
İ.T: Omor Sultanov’un Türk Dünyası Yılın Edebiyat Adamlığına seçilmiş olmasının, Kırgız edebiyatına ne tür etkileri olacağını düşünüyorsunuz?
-Böyle bir seçim, Kırgız edebiyatı için büyük bir başarı ve gurur kaynağıdır. Biz genelde Dünya edebiyatı ile Rus edebiyatının klasik örneklerini el üstünde tutuyoruz. Ama kendi edebî ürünlerimize aynı gözle bakamıyoruz. Gerçeğini söylemek gerekirse, neden Omor Sultanov gibi büyük bir şairimizi de hep el üstünde tuttuğumuz edebiyatçılardan biri olarak görmeyelim? Dolayısıyla onun, yılın edebiyat adamı seçilmesi bu yönüyle önemlidir ve durup dururken gerçekleşen bir durum değildir. Hayırlı olmasını diliyorum. Kutlamalar için Kırgızstan’a gelecek olan Türk dünyası edebiyatçılarına da şimdiden hoş geldiniz diyorum!