HaftanınÇok Okunanları
COŞKUN HALiLOĞLU 1
KEMAL BOZOK 2
HİDAYET ORUÇOV 3
Kardeş Kalemler 4
BAYAN AKMATOV 5
Emrah Yılmaz 6
MARUFJON YOLDAŞEV 7
Herhangi bir Kırgız’a Omar Sultanov adını sorarsanız, mutlaka size söyleyecek birkaç sözü vardır. Kırgızistan’da yaşayan bir Kırgız ya bir şiirde ya bir şarkıda veya bir hikayede Omar Sultanov imzasıyla karşılaşmıştır.
Omar Sultanov bu yıl 80. Yaşını kutluyor. Hep toplumun önünde geçmiş bir ömür. Ve bu ömür boyunca her Kırgızın gönlüne ayrı ayrı dokunan ya bir şiir oku ya bir mısra, Omar Sultanov tarafından gönderilmiştir. İşte bu okları yaya ustalıkla kuran şair için halk şairi unvanı yakışır.
Doğrusu Omar Sultanov, Kırgız halkına mâl olmuş, gerçek bir halk şairi.
Ben kendisini tanıdığımda Kırgızistan Yazarlar Birliği Başkanıydı ve 70 yaşını yeni kutlamıştı ama onun enerjisini, heyecanını gören hiç kimse yetmiş yaşında olabileceğine hiç ihtimal vermezdi.
Türkiye denince heyecanlanıyor ve merhum Turgut Özal’ın yaşasa idi Türk Cumhuriyetlerini birleştireceğine inancı tamdı. Ve bir de Nazım Hikmet sevgisi hatta tutkusu da denebilir, Omar Aganın, Türkiye ile ilgili öne çıkan özellikleridir.
Türkiye dışında Türk Dünyasının her yerinde Türklüğü sevenler, Türkiye’yi sevenler Nazım Hikmet’i de severler. Garip bir durum ama Nazım Hikmet, Türk Dünyasında âdete Türklük ve Türkiye sevgisinin sembollerindendir. Uzun yıllar Türkiye’den haber alma imkanı olmayan ama Türkiye’yi ve Türklüğü de seven Sovyet vatandaşları, Nazım Hikmet’e sarıldılar. Nazım’ı okudular, Nazım’ı okuttular; onun şiirlerini kendi dillerine çevirdiler. Omar Sultanov’da yıllarca Nazım’la Türkiye özlemini giderenlerdi. Nazım okumuş, Nazım şiirlerini Kırgızcaya çevirmişti.
İlk tanıştığımızda bize de heyecanla Turgut Özal’ı ve Nazım Hikmet’i anlatmıştı.
Türkiye’den ilk tanıştığı kişilere bu isimleri anlattığına sonraki yıllarda çok şahit oldum. Kimisi onun bu tavrını anlamayıp itiraz edecek olursa daha bir heyecanla o düşüncelerini anlatmaya çalışır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşmelerinde de uzun uzun Nazım’ı anlatmaya çalışmıştı. Omar Aganın tercümanlığını ben yapıyordum. Çevirisi ile birlikte konuşma iki katına çıkıyordu. O buna aldırmadan Sayın Erdoğan’a Nazım’la ilgili düşüncelerini anlatmaya gayret ediyordu.
Omar Sultanov’la abi-kardeş dostluğumuz başladı. Avrasya Yazarlar Birliği’nin yapacağı uluslararası faaliyetlerde Kırgızistan tarafının katılımını hiç dert etmedim. Omar Agaya haber vermemiz, Kırgızistan’ın faaliyete katılımı için yeterli idi. O da bana bu teminat verdi. “Sen bu tarafı düşünme, Omar Agam var de rahat ol” derdi ve ben de o rahatlıkla davrandım: Nasıl olsa Omar Agam var, o tarafı o halleder.
Uzun ömründe çok şey yaşayanların olgunlukları ile kavuştukları bir tevazu sahibidir Omar Sultanov. Şiir okuduğu zamanlar hariç. Şiir okumaya başlayınca başka bir insan olur, başka dünyalara gider adeta. Veyahut daha doğru bir tarifle başka bir dünyadan gelmişçesine ayrı bir eda ile okur şiirleri. Şiir okuduğu anlar bir ayin zamanlarıdır sanki.
Omar Sultanov’un yalnızca şair ve yazar olarak değil, bir cemiyet adamı olarak da Kırgız kültürüne katkıları büyüktür. Bunun en son örneği Canı Alatuu Edebiyat Dergisinin yayınlanmaya başlamasıdır. Cengiz Aytmatov gibi bir büyük yazarı dünya edebiyatına hediye eden Kırgız yazarları, bağımsızlıktan sonra uzun süre bir edebiyat dergileri olmadan yaşamak zorunda kaldılar. Onlara bir edebiyat dergisi hediye eden de Omar Sultanov oldu. Benim de yayın kurulunda yer alma şerefine sahip olduğum bu yeni dergi Kırgız edebiyatını Türk Dünyasında temsil ettiği gibi Türk halklarının edebî eserleri ile de Kırgız okuyucuları buluşturdu.
Bu yıl Omar Sultanov, Türk Dünyasında Yılın Edebiyat Adamı. Bizler Avrasya Yazarlar Birliği olarak onun eserlerinin Türkiye’de ve tüm Türk Dünyasında daha iyi tanınması için bir dizi çalışmalar yapacağız, şiirlerini çevireceğiz, hikayelerini yayınlayacağız. Böylelikle ömrünü edebiyata adamış bu koca şair için belki borcumuzun bir kısmını ödemiş oluruz.