Ruhum demişsin bir gönül ithafında
Sorarım şimdi ey maşuk kisvesinde beşer!
Kalbe reva bir ruha insan nasıl veda eder?
Sen ki kaçtır dolaşmışsın onun sayfalarında
Sen ki kaçtır haykırışların düğümlenmiş kelimelerinin ardında
Sen ki dün doğmuş, bugün ölmüşsün uğrunda
Sorarım şimdi ey nazma bürünmüş Haşim!
Yarana deva güller niçin iniler kızıl bir akşamda?
Madem onunla istedin ömürlerce sonsuzu,
Onun çatısında yeniden gözleriyle buluşmak
Mademki derin bir arzu,
Ne yazık!
Artık fikrine işlediğin hayali unuttuğuna,
Güç inanmak
Ne vakittir kokusundan uzaklaştı nefesin
Bilirim, dudaklarında sayıklar hasretin
Ne vakittir yürürsün çıkmazlarda, yanı başında siluetin
Bilirim, kaleminden dökülenlere iadeiziyaret beklersin
Ne vakittir beyhude çabaların, zoraki çırpınışlarına benzer güneşin
Fakat bilirim, kurak bir vatanda yeşillenmez bahar çiçeklerin
Bir yaşamak suçuysa sevda, bir ahde itaatse eğer,
Ziyanı yoktur bana,
Onun esiridir zaten nicedir sakladığın ellerin
Sorarım şimdi ey Mecnun’a soyunan Kays!
Dillerin başka söyler lakin neden hâlâ onda hüküm sürmektesin?
