Türkistan’ım, gülistanım!
AKT.: ERCAN ARGINBAYEV
Köklü Türk milletinin duası sensin, Türkistan!
Mürşid-i kâmil, bahadır ve hanların mirası sensin, Türkistan!
Değişerek tekrar canlandın, yenilendin güzelleşerek baht sarayım,
Eski ve yeni devrin tanığı sensin, Türkistan!
Bir orman gibi kalabalık o güzel insanların çoğu yok bugün aramızda,
Göremeden gittiler bu günü, çıkıp ebedi bir yolculuğa…
Gözümün önünde canlanır: gök kubbeli cami, çaput bağlı ağaçlar,
Kalabalık bir pazar, demiryolu ve acele eden bir tren var!
Görünüşü bambaşka, kıymetlim Türkistan artık bir gülistandır,
Burada bütün Türk dünyası gençleri bir arada, birbiriyle kaynaşır.
Yıllarla beraber yenilen, güzelleş, mukaddes ve yüce mekân,
Görküne doyamasın altın renkli güneş, ışığını saçsın sana gümüş tan.
Otırar
Göbek bağının kesildiği yerdir Farabi’nin,
Ahenkli nağmesi gibidir eşsiz bir ezginin.
Kutsiyeti sinen yerdir ecdadın,
Vasiyeti kalan yerdir bilgenin, beyin.
Duman isleyip yamacını güneş kurutan,
Asırların sırrını gizleyip sarmalayan
Ecdadımın teri sinen, izi kalan
Her avuç toprağın değerlidir bana her zaman.
Zamanenin olağanüstü çağları çoktur,
Hem Doğu hem de Batı gelip boyun eğmiştir.
Otırar’da doğmuş olan insanların,
Zayıf olarak büyümeye hiç hakkı yoktur.
Kendi yaktığı ateşte ısınır her insan,
Bablar ile sırlı mekânıdır sofuların.
Bahtlı bir kahraman, yiğit oğluyum ben,
Cengiz’in yenemediği şehir: Otırar’ın.
dost
AKT.: GÜLŞAD ORAZBAYEVA*
Dostun varken yürekli bir batursun,
Dostun varken korku bilmez cesursun.
Zor zamanda güç verir dost dediğin,
Şaşırdığında yol gösteren kılavuzun!
Dost dediğin sağlam bir kalen, hisarın,
Dost dediğin sadıksa eğer, büyük bahtın.
Dostun varken ovan geniş bozkırdır,
Dostun varken seyrelmez hiç ormanın!
Dosta saçar ak şafaklar müjde diye nurun(u),
Dost bir hazinedir, değerini bilin, koruyun.
Bu hayatta satarsanız satın bütün her şeyi,
Fakat dostu ne satın ne de sırtından vurun!
Zenginseniz, dostla artar servetiniz,
Dostla güçlü bahadır, cömert ve şairsiniz.
Farkındaysanız, çocukluktan beri birlikte olan,
Bir dost evladır yüz yoldaştan hayırsız!
* Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi, Filoloji
Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü, 4. sınıf öğrencisi
kendi kıymetini bil
AKT.: BALNUR ŞARİYATULLA*
Her söylediğin sözün kıymetini bil,
Değerli kıl, kendi kıymetini bil.
Dün küçük kardeş idik, büyüyüp
Bugünse dönüştük ağabeye bir bir!
Her bastığın izin kıymetini bil,
Yazının, güzünün kıymetini bil.
Deli dalgalar da bir gün,
Yanaşarak kıyıya gelir…
Her yaptığın işin kıymetini bil,
Aklınla gücünün kıymetini bil!
Dönüp iki defa konmayan
Başındaki talih kuşunun kıymetini bil!
Gökteki yıldızın kıymetini bil,
Işıklı gündüzün kıymetini bil!
Tam da senin kendini fark ettirmeden,
Tekrarlayan oğlunun, kızının kıymetini bil!
Ağabey kılan yaşının kıymetini bil,
Dostunun, hasmının kıymetini bil!
Derdine dert katmayarak her gün
Yediğin aşının kıymetini bil!
Eksiğin, fazlanın kıymetini bil,
Cömertlik, mertliğin kıymetini bil.
Saygınlığını yitirmeden koruyan
Hazine olan ihtiyarlığın kıymetini bil!
Kıymetini bil iyi niyetli insanın,
Kıymetini bil her atılan adımın.
Hepsi boş, hepsi de karanlıktır,
Kıymetini bilmezsen eğer kendinin!
* Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi, Filoloji
Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü, 4. sınıf öğrencisi
