HaftanınÇok Okunanları
MERYEM HAKİM 1
Süleyman Abdulla 2
Kardeş Kalemler 3
HİDAYET ORUÇOV 4
SEYFETTİN ALTAYLI 5
ERKUT DİNÇ 6
İdris Özler 7
Daha yakına gelin, izin verirseniz size ilginç bir hikâye anlatayım…
Bir komşum var. Yaşı yaklaşık kırk civarında. Kırk bir mi, kırk iki mi, kırk üç mü, kırk dört mü, kırk beş mi tam olarak bilmiyorum… Taşındığından bu yana çok zaman da geçmedi. İki üç ay… Ağabeyimizin adı Esek. Herkes ona “Eske!” diye hitap eder, hürmet gösterir. Toylarda, toplantılarda ilk söz ona verilir. Kendisi becerikli, çalışkan, varlıklı, hitabeti güçlü, konuşkan, dilbaz bir insana benziyor, kim bilir?! Genel olarak iyi bir insan. Babası o küçükken eşekten düşüp kolunu kırmış. O ay bir oğlu olunca kulağına ezan okuyup… buuuuuu…
Babasının adı da özel. Kaşırbek[1]. “Kaşeke” diyor akrabaları. O rüzgâr gibi hızlı yürürdü.
Esek’in İt isimli bacanağı var. “İteke!” diyor halk. Onun bir kusuru, sinirlenince it gibi havlaması. Daha dün kayınvalidesini ısırdı baldırından. Komşu kadınlar hastaneye götürdü, cerrah kanamayı durdurdu, ısırdığı yere dikiş atıp “kuduzu” önlemek için aşı yaptı. Bu haberi duyan halkın uykusu kaçtı, insanlar kaygılandı. Böyle bir durum tekrarlanacak olursa köpek vuranları çağıracakları konusunda ikaz etti halk. Kayınvalidesi de doğru durmuyordu. Damadının “Deliriyum tremens[2]” olduğunu biliyor, bile bile ateşi körüklüyordu. Halkın ona “Karğagül” lakabını takması boşuna değildi. Yerli yersiz her şeye gagasını sokardı. Adı Karlığaş[3] idi, aslında.
Esken’in ortanca bacanağı var, ismi Donızbay[4]. Ona “Doka!” diyoruz. Kendisi mal mülk sahibi, zengin bir Kazak. “Zengin, cimridir” sözünün Doka ile hiçbir ilgisi yok. Mutlu olduğunda etrafındakilere “deste deste” para dağıtır, sonra tefecilik yaparak iki katını geri alır, vermeyenlerin ise faiz oranlarını arttırırdı. Yok yoook, Dokan cimri değil, Dokan cömert, mert biri. Onun da sadece bir kusuru var. Sadece bir. Göze çarpmaz. Kindar ve kel. Dövüşürken hâli domuzdan farksız, doğru. İyi özelliklerinden biri cebinde ayna ve tarak taşıması. Domuza dönüştüğünü hissederse aynaya bir bakar ve bırakır, ilkbaharda, sonbaharda ve bulutlu günlerde saçını tarayıp yağmurun altında çırılçıplak dans eder. Yok yere suçlamanın gereği yok, genelde iyi bir insan.
Esek’in karısının adı Kuzğın[5]. Aslında Kundız[6] imiş ama o gün doğum hastanesindekiler toy yapıp, yıkadıktan sonra harfleri karıştırmışlar. Yapacak bir şey yok. Hayat sonuçta. Esken beş kişinin başını soktuğu yerde gayret göstererek iman, vatanseverlik, etik, ahlak hakkında nasihat eder. Deminkiler hayret ederek, başlarını eğerek dinlerler.
Esek gece gündüz Allah’tan günahlarının bağışlanmasını diler. Yalvararak. O şairdi, şiir sever bir insandı.
– İnsan çalışmasa da karnı acıkır, diye şaşırır Esek, ekmeği iştahlı bir şekilde yerken.
Gel zaman git zaman Esek de vefat etti. Ölmeden önce onun “La ilahe illallah Muhammedîn Resulallah” demek yerine eşek gibi anırdığını işittik. İyi bir insandı, iyi bir insandı, iyi bir insandı.
[1] Kaşır “katır” ve bek “bey” kelimelerinin birleşmesinden oluşan bir isim.
[2] Fizyolojik olarak alkol bağımlılığı gelişmiş bir kişide alkol yoksunluğuna bağlı olarak gelişebilen deliriyum hâlidir.
[3] kırlangıç
[4] Donız “domuz” ve bay “zengin” kelimelerinin birleşmesinden oluşmuş bir isim.
[5] kuzgun
[6] kunduz